Anayasa Mahkemesi (AYM), sansür yasası kararının gerekçesini yayınladı. Altıya karşı dokuz üyenin oyuyla alınan kararda, kamuoyunda sansür yasası olarak bilinen “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma – TCK m.217/A” suçunun anayasaya aykırı olmadığı ifade edildi.
Anayasa Mahkemesi (AYM), halkı yanıltıcı bilgiyi yayma suçunun düzenlemesi hakkındaki gerekçeli kararını yayımladı. Zühtü Arslan, Hasan Tahsin Gökcan, Engin Yıldırım, Emin Kuz, Yusuf Şevki Hakyemez ve Kenan Yaşar muhalif kaldı. Karşı oy kullananlar, dezenformasyona hapis cezası getiren maddeyi iptal etmeyi savundu. AYM, temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması ile düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti kapsamında değerlendirme yaptı.
Demokratik toplumun ana temellerinden “İfade Özgürlüğü”
Bianet’in haberine göre, mahkeme, CHP’nin başvurusundaki “cumhuriyetin nitelikleri”, “düşünce ve kanaat hürriyeti”, “basın hürriyeti” ve “suç ve cezalara” ilişkin esaslar yönünden inceleme yapmaya gerek görmedi. AYM, düzenlemenin Anayasaya uygun olduğunu savunarak, kararında “Kuralda suçun maddi ve manevi unsurlarının, suça ilişkin yaptırımın niteliğinin ve miktarının, suçun nitelikli hâllerinin kuralda herhangi bir tereddüde yer vermeyecek şekilde açık ve net olarak düzenlendiği görülmüş ve bu yönüyle kuralın kanunilik şartını taşıdığı anlaşılmıştır” ifadelerine yer verdi.
Ardından da ifade özgürlüğü tartışması yaptı. İfade özgürlüğünün, toplumun ilerlemesi ve bireylerin gelişmesi için esaslı şartlardan biri olan demokratik toplumun ana temellerinden birini oluşturduğunu savundu.
AYM, gerekçeli kararında gerçeğe aykırı bir bilginin Türkiye’nin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili önemli kamusal menfaatleri tehlikeye atabileceğini savundu. AYM, gerçeğe aykırı bilginin kamusal tartışmalara herhangi bir katkı sağlamadığını belirterek düzenlemenin zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşılamaya yönelik olduğunu değerlendirdi.
18 maddelik karşı oy
Başkan Zühtü Arslan, diğer beş üyeyle birlikte karara şerh düşerek 18 maddelik karşı oy yazdı. Arslan, maddenin ifade özgürlüğüne getirdiği sınırlamayı eleştirdi ve yasadaki belirsizliklere vurgu yaptı.